

Kişisel Gelişim Ne ile Başlar
Sabırlı olmayana, gelişimi devamlı olarak yapamayana, devamlı olarak
gelişmiş insanlarla dostluk kurmayanın, onlardan daim olarak
faydalanmasını bilmeyenlerin hayatta başarılı olamayacağı,
gelişemeyeceğini söylemek kâhinlik olmamalı.
Sevgili kişisel gelişim yolcusu,
Kişisel gelişim, insanın gelişimi merak etmesi, yeni insanlar tanıması,
gazetede güzel yazı yazan veya kitap yazmış insanları merak ederek
onları tanımak, sadece yazılarından değil, kişiliğinden de faydalanmak
istenmekle başlar. Sen de gelişmek istemekteysen beğendiğin yazıların
yazarları ile tanışmak, onlarla dostluk kurma imkânın varsa onlarla
dostluk kurmak, onlarla konuşmak da en azından kitap okumak gibi etki
eder. Unutma ki her insan da okumasını bilene bir kitaptır.
Sevgili kişisel gelişim yolcusu dostum,
Biliyorsun ben yıllarca yerel bir gazetede yazı yazdım. Bu gazetede yazı
yazan bir gönül dostu daha vardı. Gaziosmanpaşa Üniversitesinin değerli
öğretim üyesi olan Yrd. Doç. Dr. Köksal Pabuççu. İkimizde aynı gazetede
yazmamıza rağmen birbirimizi tanımayan iki yazardık.
Köksal bey içinden dermiş ki Şu yazar kardeşim, etkili ve güzel,
kalbime yerleşen yazılar yazmakta. Ben bu yazıları severim. Bu güzel
yazıları yazan insan ile tanışmak lazım. Ben de yazıları okuyarak buna
benzer duygular taşırdım. Daha sonra Tokat öğretmenevinde buluşarak
saatlerce sohbet ettik. Ailece görüşmeye başladık. Sonrasında ben onu iş
yerinde, o da beni iş yerinde ziyaret etmeye başladı. Hatta bir gün
okulda derslerine bile konuk etmekten hiç çekinmedi. Köksal Hoca ile
arkadaşlığımız böyle başladı.
Sevgili kişisel gelişim yolcusu dostum,
Ünlü bir bilim adamımız boşuna Aynı dili konuşanlar değil, aynı
duyguları paylaşanlar anlaşır. dememiş. Köksal Hocayı sık sık ziyaret
etmeye Köksal Hocadan pozitif enerji almaya sık sık odasında ziyarete
başladım. Onu ziyaret ettiğim bir gün, okulun koridorunda bir insanla
sohbet ettiğini görerek merakla yanına yaklaştım ikisinin. Köksal Hoca
aynı heyecanla beni onla tanıştırdı. Bu insan da kişisel gelişimi
önemseyen ve insanları seven Prof. Dr. Fatih Coşkun Ertaş idi. Fatih
Hoca da heyecanla benle tanışmasına sevindiğini, odasının iktisadi ve
idari bilimler fakültesinde olduğunu söyledi. Her zaman bekleyeceğini o
kadar samimi anlattı ki, kampüse her gidişimde onun odasına uğramaya
başladım. Dostumun dostu da benim dostumdur. misali kaynaşmaya
başladık.
Sevgili kişisel gelişim yolcusu dostum,
Fatih Hoca tanıdıktan sonra, bizleri derslerine davet etmek istediğini
her zaman söylerdi ama her ertelerdi. Bir gün Hizmetkâr Lider Recep
Yazıcıoğlu kitabımız çıktı ve bu kitabımı ilk olarak Köksal Hoca ve
aynı zamanda da Fatih Hocaya takdim etmekten zevk almıştım. Fatih Hoca
da ona kitap armağan etmenin heyecanı ile Sizi bir gün derse konuk
edeceğim dedi. Bende hemen kabul ettim.
Sevgili kişisel gelişim yolcusu dostum,
Fatih Hoca kendini geliştirmeyi çok sevdiği ve öğrencilerinin de
gelişmesini istediğinden, bizi derse davet etmiş ve bunu da zevkle
yapmıştı. Bu derse konuk etmede beni 30 kişi dikkatle dinledi. Orada
tanıştığımız Murat Mert Yeşildağ ile de devamlı görüşmeye başladı.
Sevgili kişisel gelişim yolcusu dostum,
Sabırlı olmayana, gelişimi devamlı olarak yapamayana, devamlı olarak
gelişmiş insanlarla dostluk kurmayanın, onlardan daim olarak
faydalanmasını bilmeyenlerin hayatta başarılı olamayacağı,
gelişemeyeceğini söylemek kâhinlik olmamalı. Hayatta herkes başarılı
olmak ister ama kimse sabrederek bu isteğinin peşinden gitmez.
Sevgili kişisel gelişim yolcusu dostum,
Sen de çevrende gelişen insanları, öğretmenlerini, arkadaşlarını
dikkatle izlemeye ve onları sık sık ziyaret ederek diyalog kurmaya
onların nasıl geliştiğini anlamaya bak ki, sende gelişesin. Mesleğinde
başarılı olan insanlar, insan ilişkilerine dikkat eden, onlarla diyalogu
ihmal etmeyen ve diyalog kurmak ve iletişim kurmak işini asla hafife
almayan insanlardır.
Sevgili kişisel gelişim yolcusu dostum,
Eskiden atalarımız Merak ilmin hocasıdır derlermiş. Ama bugün
gençlerimiz merak etmeyen, ilgilenmeyen, kendisini geliştirecek insan ve
kaynaklara ilgi göstermeyen insanlar. Bugün denmekteki
üniversitelilerin % 56sı işsiz. Bunun suçlusu olarak kalitesiz
üniversite eğimini göstermek işin kolayına kaçmak demek. Üniversite
fizik veya kimya öğrenen insan iletişimi de öğrenmekten, hayatına
uygulamaktan geri kalmasa acaba gene işsiz kalır mıydı acaba?
Sevgili kişisel gelişim yolcusu dostum,
Bizler hep başkasını suçlarız. Her şeyin suçlusu çoğu zaman kader
kısmette olur. Ama adım atmayı cesaret göstermeyi, merak etmeyi, bizi
geliştirecek insanlar yanımıza geldiği zaman onlarla çocuklarımızı
çevremizle tanıştırmayı, öğretmen isek öğrencilerimizle tanıştırmayı
külfet sayarız. Hâlbuki tanıştırmak kaynaştırmak zevkli ve huzur veren
bir uğraştır.
Sevgili kişisel gelişim yolcusu dostum,
Köksal Hoca ile tanıştım o Fatih Hocayla tanıştırdı. Fatih Hoca
öğrencisi Murat Mert ile tanıştırdı konferansta, o da bizi ev
arkadaşları ile Kişisel Gelişim kulübü üyeleri ile tanıştırdı. Halka
böylece genişledi. Gelişen insan arttı.
Sevgili kişisel gelişim yolcusu dostum,
Sen bu yazıyı okuyacaksın. Beğendinse sevdiğin insanlara vereceksin.
Onlar okuyacak. Onlarda beğenirse başkasına tavsiye edecek. Merak
etmelerini sağlayacak halka halka gelişim olacak gelişen birey gelişen
bir grup, gelişen grup gelişen ili, gelişen ülkeyi
Böylece gelişen bir
dünya ve gelişen bir gelecek olacak.
Unutma her şey bir merakla ve bir tanışma halkası ilke başladı.
Dünyaya gelmemiz bile Adem ile Havvanın yasak meyveyi merak ile yemesiyle başladı düşün artık
Turan Yalçın